Avşa Adası, Marmara Denizi’nin güneybatısında, Balıkesir‘e bağlı Marmara Adası ve Paşalimanı Adası ile birlikte bölgede yer alan üç büyük adadan biri. Marmara Adasına göre daha turistik ve kalabalık, özellikle de tatil dönemleri. İstanbul’a yakınlığı sayesinde her yıl binlerce tatilciyi ağırlayan Avşa, çevredeki büyük kentlerden düzenlenen feribot seferleri ile yaz aylarında cıvıl cıvıl bir yere dönüşüyor.
Şaraplık üzüm bağları, tertemiz denizi ve güzel sahillerinin yanı sıra, pek çok su sporu aktivitesine imkân sağlayan Avşa, coğrafi yapısıyla da bisiklet turları ve doğa yürüyüşlerine de oldukça uygun. Tatilcilere doğa ve su sporları, avcılık, sosyal aktiviteler gibi pek çok alternatif sunan Avşa’nın turistik tesisleri, ziyaretçiler için farklı konaklama seçenekleri sunuyor.
Marmara Denizi’nin güneybatısında, Kapıdağı Yarımadasının Marmara Denizi üzerindeki uzantılarından biri olan Avşa Adası, Balıkesir’in Marmara ilçesine bağlı bir yerleşim yeri. Tarih boyunca Rumların, Arapların ve daha sonraları Türklerin yerleştiği ada, eski Taş Devrinden günümüze sayısız uygarlığa ev sahipliği yapmış.
Ada karası üzümü ile kendine has şaraplara hayat veren Avşa Adası, Marmara Bölgesinin son yıllarda yıldızı parlayan tatil merkezlerinden. Ada olması nedeniyle tüketim kültürüne yenik düşmeyen Avşa’nın sessiz ve sakin atmosferi, doğal güzellikleri, temiz havası ve tarihi noktaları büyük şehirlerden uzaklaşıp huzurlu bir tatil yapmak isteyenleri mest ediyor.
Marmara Bölgesinin yerleşim olarak en gelişmiş adası olan Avşa Adası, gündüz masmavi denizin altın sarısı kumsalın tadını çıkarırken geceleri sahil boyunca sıralanmış, barlar ve diskolarda eğlenebileceğiniz günün 24 saatini hareketli geçiren bir tatil merkezi. İstanbul’a sadece 3 saat uzaklıkta, güzel bir kaçış rotası.
Kışın nüfusu yaklaşık 3 bin civarında ama yazın özellikle temmuz-ağustos dönemide 100 bini geçiyor. Tatil sezonu boyunca her daim kalabalık Avşa’da küçük otel işletmeciliği oldukça yaygın, ancak gitmeden muhakkak pansiyon veya apart nerede kalacaksanız önceden yerinizi ayırtmaya bakın.
Avşa Adasında bir çok yok var, bir çoğu da güzel. Çınar Koyu, Mavi Koy, Kumburnu, Değirmen ve Yiğitler Köyü’ndeki Altınkum Plajı Avşa Adasında gezilmesi ve görülmesi gereken ilk yerlerden. Manastır Mevkiinde manastır ve şapel kalıntıları da mutlaka görülmeli. Eğer dalmayı seviyorsanız Manastır Mevkiinde denizin 4 metre derinliğindeki Bizans ve Rum kalıntıları görebilirsiniz.
Bortaçina ve Büyülübağ şarap fabrikalarında Ada Karası üzümlerinden yapılan şarap tadımı yapabilir, Avşa’da adanın dört bir yanını çevreleyen altın rengi kumsallarda denizin ve güneşin tadını çıkarabilir, gece kendinizi sahilin bir ucundan diğer ucuna kadar sıralanan bar-cafe, restoran ve diskolardaki eğlencelere bırakabilirsiniz.
Bazı koylar çok rüzgar alabiliyor, aracınız varsa alternatif diğer koyları gezip beğendiğinizde takılın. Aynı şekilde plajlarda da mükemmellik beklemeyin, zamanla çok daha iyi tesislerin açılacağını umuyorum. Adada benzinlik sıkıntı, önceden aracınızın deposunu doldurup öyle gelin.
Bisiklet veya elektrikli motor kiralayıp, gezerek ada çevresini 3-4 saate turlayabilirsiniz. Avşa’da gün batımları şahanedir, bu saatlerde içeride değil de kumsalda olup anın keyfini çıkarmaya bakın. Maviler, pembeler, morlar Marmara’nın denizini boyuyor. İçeceğinizi alıp, kumsalda anın keyfini çıkarın.
Awards
